•  Bir bakkal dükkanını aratmayacak ürünlerim var.Çocukluğumun güzel anılardan biri de sarelle çeşmesiydi..O zamanlar çikolata musluğuna ağzımı dayayıp kana kana çikolata içmeyi hayal etmişimdir.Şimdi düşüncesi bile şekerimi yükseliyor.

    Bir bakkal dükkanını aratmayacak ürünlerim var.Çocukluğumun güzel anılardan biri de sarelle çeşmesiydi..O zamanlar çikolata musluğuna ağzımı dayayıp kana kana çikolata içmeyi hayal etmişimdir.Şimdi düşüncesi bile şekerimi yükseliyor.

  • Lions

    Lions

  • Snowalker

    Snowalker

  • Howling

    Howling

  • Sunbathing

    Sunbathing

29 Nisan 2013 Pazartesi

Bugünlerde biz

Havaların güzelleşmesiyle birlikte kaybettiğim enerjim geri geldi.Ailece kendimizi gezmeye vurduk.Hafta sonu ailemin yanına gittik.Emre'de yaz sezonunu açtı ve denize girdi ama su soğukmuş.Oğlumun bahçeye karşı acayip bir ilgisi var,dedesi ile birlikte hiç yakınmadan dakikalarca  toprağı kazıyor.Bu ziyaretimizde apartmanın bahçesinde elindeki sopayla toprağı kazdı,kızları kovaladı ve biraz da safari yaptı.İşte onlardan birkaçı ...



Şu atletik vücuda bakar mısınız?


Oğlumun anaokulu Montessori eğitimi veriyor.Ağacın dallarındaki kozalakları öğrenciler boyayıp asıyor.Ne güzeller di mi?


Fotoğraf çekim tekniklerini hala oturtamadım,daha çok pratik yapmam gerek.


Dondurma sezonunu da açmış bulunuyoruz.Deniz'e  ''oğlum yavaş yavaş ye dondurmayı olur mu'' dedim o da bana ''anne,zaten hızlı yersem kollarım ağrır ki'' dedi :)


                                                      Ve kuşlarım...Haftanız güzel geçsin.

23 Nisan 2013 Salı

Silikonlu kumaş çıkartma

Oğlumun kıyafetlerini  ben seçiyorum.Büyüdüğünde kendi zevkine göre alır ama şimdilik benim zevkime mecbur.Erkek çocuklara göre güzel kıyafetler yok dediğinizi duyar gibiyim aslında var ama biraz pahalılar.Uygun fiyatlı ürünler de karışık ve çirkin desenli oluyor.Hele bir de savaşçı çizgi film karakterlerinin basit baskılarını güzelim kıyafetlere basmıyorlar mı işte ona sinir oluyorum.Bu yüzden genelde  F&F,C&A ya da  Mothercare'den dümdüz tshirtler ya da eşofman altları alıyorum.Ama onlar da fazla sade oluyor.Geçenlerde Kemeraltı'nda gezerken silikonlu,ütüyle yapışabilen,çıkartma tarzındaki bu şeyleri(aplike mi desem arma mı desem bilemedim) gördüm ve denemek için 2 tane aldım.Çok hoşuma gitti,tabi oğlumun da...


Yapımı çok kolay,çıkartmaların üzerine bir bez koyup ütüyle üzerine basıyorsunuz.Satan adam bana ''çıkartmayı ütüyle yapıştırdıktan sonra tshirtten çekip çıkarmaya çalışmayın,test etmeyin'' dedi.Ben de ona ''nasıl anladın öyle yapacağımı,tecrübe herhalde '' dedim adam çok üzüldü ''öyle demek istemedim''filan dedi ama ben güldüm,uyarmasaydı  hakikaten deneyebilirdim :)




Poz vermek istemedi bal böceği.Ben de asansörün girişinde dalgınlığından faydalanıp bir kare çekiverdim.


Deniz'den inciler:

  • Bugün bankamatiğe para çekmeye gittik,baktım hiç param kalmamış.Deniz'e de aynen böyle söyledim.O 'da bana ''Anne iş yerinde uslu durur,çok çalışırsan çok gümüş paran olabilir''dedi :)
  • Bana'' anne seni 1070,230 seviyorum,babayı da 70 kilo seviyorum'' dedi.Herkesi farklı ölçü biriminden seviyor.
  • Bu yaş çocukların ve tabi oğlumun da kafası biraz büyük olduğundan(çünkü içi akıl dolu) tshirtünü çıkarırken,tshirtün yaka kısmı kafada takılıp kalıyor.Canı yanıp ağlamasın diye ''aaa kafa saklanmış,kafa nereye gitmiş''dedim ,bana cevabı '' Dominos'a ''oldu.
  • Markette dolaşırken ihtiyacı olmayan birşeyi almıyor''ondan biz de var almayalım''diye beni uyarıyor.Geçen gün markette dolaşırken'' anne şu tarafa gidelim''dedi ben de ''o taraftan alacağın bir şey mi var yoksa ''dedim, ''yok güzel bir kız gördüm''dedi :))

21 Nisan 2013 Pazar

Yaz gardırobuna geçiş

Mevsim geçişlerinden 2 nedenle hoşlanmıyorum :Birincisi aile fertlerinden en az biri hasta oluyor,ikincisi meşhur tabirle,yazlık kışlık olayı.Eğer benim gibi giyinme odanız yoksa kışlıkları kaldırır,yerine yazlıkları koyarsınız ya da tam tersi.Tüm günümü bu işe ayırdım.İnternette kısa bir arama yaptım ''acaba bu işin bir kolayı var mı ''diye kimse bir şey yazmamış.Ben de uyguladığım bir kaç pratik yolu paylaşayım dedim.

  • Kıyafetlerinizi renklerine göre ayırıp asabilirsiniz,ben gömlek ve bluzlarda bu yolu izledim.Elbiseleri ise çiçekli ya da düz olarak ayırdım.

  • Dörtlü etek ya da pantolon askılarından kullanmayı deneyin,yerden tasarruf edersiniz.Tekli etek askılarına da eğer eteğin kumaşı inceyse 3 tane etek asılabiliyor bilginiz olsun.


Askıya dört tane çiçekli eteği sığdırabiliyorum :)


  • Kemerler için özel askılar satılıyor(bkz.fotosu aşağıda) bir süre onlardan kullandım ama askının her bir gözüne 3-4 kemer takınca en alttaki kemeri almakta zorlandım.Sonra askıyı takılarıma tahsis ettim :)



Çizmelerim için plastik saklama kutusu almıştım,onlardan birini kemerlerim için ayırdım,kullanışlı oldu.


               Eşimin kemerleri için, makrome küçük bir sepet kullandım.

  • Kravatlar için değişik askılar mevcut,ben ikea'dan almayı tercih ettim.

  • Emre'nin kıyafetlerini günlere göre hazırlıyorum.Toplantı,görüşme vb günlerine göre...5 günlük kombinasyon yapıp,sırayla asıyorum.Böylece sabah Deniz'i anaokuluna bırakmaya vaktim oluyor.'' Hümeyra'cım neden kendi kıyafetlerini kendi ayarlamıyor''diye sorarsanız şöyle söyleyebilirim ;eşim renk ve desen eşleştirme konusunda beni bile çıldırtacak kadar kötü  :)

  • Tshirtleri  milimetrik katlayan bir arkadaşım var,başlarda O'na özenip bir kaç deneme yaptım ama ömür törpüsü bir iş olduğundan vazgeçtim.Düzenli olsun,kırışmasın bana yeter.

  • Kaldırdığınız kıyafetleri şeffaf kutulara koyarsanız bir şey gerekli olduğu zaman kolaylıkla bulabilirsiniz.Ayrıca,eviniz sıcak oluyorsa yün kıyafetlerinizi güvelerden korumak için kıyafetlerin aralarına lavanta koyun.Naftalin kanserojenmiş haberiniz olsun.Evvel ki yıl ünlü bir markanın güve kovucu kokusunu almıştım ve pişman oldum,onlardan almayı düşünmeyin.Resmen dolabım kokudan eriyecekti,pastırma kokusuna çok benziyordu.
  • Oğlumun artık oynamadığı oyuncakları da şeffaf kutulara koyuyorum ,zaman zaman kutunun içini farkedip ,oyuncaklar yeni alınmış gibi oynuyor bal böceğim.
  • Kabanları,kışlık ceketleri ve abiyeleri elbise kılıflarına koydum.Evde alışveriş yaptığımız mağazaların verdiği bir sürü kılıf vardı.İçlerinde ne olduğunu anlamak için kağıt bant kullandım.Ama yeni elbise kılıfı alacaklara tavsiyem üst kısımları şeffaf olanlar olacaktır.
  • Kıyafetlerin az yer kaplaması için vakumlu torbaları tercih edebilirsiniz ama ben sevmiyorum.Çünkü kumaşlar kırış kırış oluyor,kıyafetleri yeniden yıkayıp ütülemek gerekiyor bilginize.
Oğlumla veda edeyim size :))


17 Nisan 2013 Çarşamba

Aksesuar boyama

Oje ile aksesuar boyamak aklıma gelmemişti,taa ki alttaki videoda ablayı görene kadar :) Boyama işlemini  bir yüzük ve kolye de denedim.Çok  başarılı olamadım,kolye çöpe gitti.Yüzük de aşağıda gördüğünüz gibi,fena değil.

Sonrası


Bu tırnakların sahibi Aylin...Tırnaklarına kalıcı oje uygulaması yaptırdı,çok memnun.Oje 15 gün boyunca  ilk yapıldığı zamanki gibi kalıyor.

Öncesi


Oğlum bana yardımcı olurken :)Yüzüğün orta kısmını ojenin kendi fırçasıyla boyadım,diğer kısımları sallapati süngerle yaptım.

 Sık gözenekli bir makyaj süngerini ojeye batırıp,boyama yapabilirsiniz.Bu tür süngerler pahalı oluyor ama ben Kipa'dan 2.25'e buldum haberiniz olsun.


                                                    Bu da orijinal dudaklı hanım kızımızın videosu :)

11 Nisan 2013 Perşembe

Merserize kazak

 Aylin'in hamaratlık günlerinden kalma bir merserize kazak modeli daha.Nasıl yapıldığına dair bir fikrim yok, Aylin'de çoktan unutmuştur zaten.Sadece bu rengin kazakta nasıl durduğunu görmüş olun diye fotolarını koydum.

                   
Bir sürü fotoğraf çekmişim ama bloğa koymayı unutmuşum.Buradan kaç ilmek başlanacağına,yaka ve kol kesimine dair fikir edinebilirsiniz.



8 Nisan 2013 Pazartesi

Dekorasyona devam

Yazımın başlığından da anlaşılacağı gibi  evde bir kaç düzenleme yaptım.Haftasonu için bir planım yoktu,oğlum da birazcık hasta olduğu için evde vakit geçirmemiz daha iyi olacaktı.Onunla biraz oynadıktan ve gönlünü yaptıktan sonra ,ki o iş şöyle oluyor:''Anne seninle keyif yapalım mı''diyor ben de onaylarsam birlikte mısır patlatıyoruz  sonra  limonatayla birlikte mısırlarımızı yiyoruz.Sonra o çizgi film seyretmeye dalıyor, ben de işlerimi hallediyorum.Hayatımda gördüğüm en saçma çizgi film olan harika hayvanlar(wonder pets) isimli çizgi filme bayılıyor.Filmin içinde ritimsiz söylenen bir sürü şarkı ve ayakkabı giymiş bir kaplumbağa olduğunu söylersem ızdırabımı anlarsınız sanırım :)
Herneyse bu çiçekliği şu yazımdan hatırlarsınız.Ona hakettiği değeri vermenin zamanı gelmişti o yüzden onu salona taşıdım.Alt kısmına terrariumlarımı yerleştirdim ve beğenmedim.İkinci versiyonu yaptım şimdilik bu şekilde kullanıcam,bir kaç tane çiçek daha eklerim ileriki günlerde.


Çiçekliğin üst katını renklendirip,alt katına yeni çiçekler eklemeyi planlıyorum.


Bu benim ne zamandır bitiremediğim terrariumumdu.Ağaç kabuklarıyla süsledim bu seferkini...


Terraiumları da mutfağa taşıdım.


Mutfaktaki köşeyi de şuradaki yazımdan hatırlarsınız.Çiçekler büyüdükçe,televizyonu görmemi engellemeye başlamışlardı.Bu hali daha fonksiyonel oldu.Kabloyu gizleyemedim ama o neyse...


Deniz'den inciler:

  • Deniz'i anaokuluna ilk günler yarım gün olarak başlatmıştık.Sonraki günler saat 5'te almaya başlayınca ağlamaya başladı.Nedenini sorunca verdiği cevap şuydu''Çok uzun geliyorsunuz,ben sizin kısa gelmenizi istiyorum''
  • Haftasonu bizden önce kalkıyor ve baş ucuma gelip ''anneee erken oldu hadi kalk diyor'' ve göz kapaklarımı elleriyle açmaya çalışıyor.
  • Anaokulunda Deniz'e annen ve babanla birlikte ne yaparsın diye sormuşlar o da şöyle cevaplamış ''annemle birlikte oyun oynarım,babamla da su içerim ''Hakikaten de öyle,babasıyla ellerine kocaman su bardaklarını alıyorlar,doldurup ayakta ''gup gup''diye ses çıkararak su içiyorlar.Ben bile dayanamayıp  su içmeye başlıyorum :)
  • Kızları gördüğü zaman hiç yabancılık çekmiyor,direkt gidip kucaklarına oturuyor ya da çapkın bakışlarıyla onları süzüyor.Bu arada ilgilendiği kızların yaş grubu kendinden epeyce büyük.
  • Anaokulundaki ikinci gününde onu almaya gitmiştim,bahçede oyun oynuyorlardı,keyfini bozmak istemedim ve bitmesini bekledim.Oyun saati bitince beni gördü ve uzaktan bana bağırdı ''anneee seni önemsemediler mi,neden orada oturuyorsun'' diye ''o da nerden çıktı oğlum ben seni burada bekliyordum ''dedim,o da bana ''eğer seni önemseselerdi,bana Deniz annen geldi diyip haber verirlerdi'' dedi ve bütün öğretmenler buna şahit oldu :)
  • Okula giderken süper olmak istiyormuş küçük bey.Bu yüzden çorabının biri bir renk,diğeri ayrı bir renk olmalıymış.Ayrı ayrı tekleri giyip gidiyor.Benim de canıma minnet,çorap eşleştirmekten kurtuldum.

3 Nisan 2013 Çarşamba

Bugün böyleyim.

                                       Bugün kendimi böyle hissediyorum.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...