Çocukluğumda bizim evde kömür sobası vardı.Annem kestaneyi ve nohutu sobanın üzerinde pişirirdi.Öyle lezzetli olurdu ki...Kış akşamlarında siyah beyaz Grundig marka televizyonumuz açık olurdu,sıcacık odanın her bir köşesinde herkes ayrı bişeylerle uğraşırdı.Anneannem elinde şişleri,tülbentinin üzerinden taktığı lastikli gözlükleriyle çekyatta elbezi(hatırlayın:meyve ikramında sonra eller ıslak olan o bezle silinirdi ve herkesin kendine ait bir elbezi olurdu.Orlon ipten örüldüğünden ve ıslak olmasından dolayı tüylerimi diken diken ederdi.bu yüzden hiç kullanmamışımdır) örerdi.Hepimize 4'er adet örmüştü rahmetli.Geçen gün nohut yemeği pişirecektim aklıma sobanın üzerinde pişirdiğimiz nohutlar ve yukarda bahsettiğim tablo geldi.''Mutlu çocukluk anılarımdan biri de buymuş demek''diye düşündüm.Hemen teflon tavada nohutu pişirdim ve oğlum da bu lezzeti tatsın istedim.Başta yemek istemedi ama bir tane yiyince devamı geldi...
Eskiden anneannemin oturduğu ve benim yattığım çekyat fotoğraftakindendi.O görünen kapaklardan biri arada sırada uyurken üzerime düşer aklımı alırdı.Dolap kısmına ders kitaplarımı koyardım.
şu çekyat olayı müthişti gerçekten. o kapakla açılmazsa olmazdı:))) bir dönem benim de yatmışlığım vardır:)))
YanıtlaSilsibel gökçe ile amerikaya gidiyorum, çok ısrar etti:))))
öptüm seni ve yakışıklı oğlunu:)
Kapağın bir ritmi vardı.O kapak kullanılmaktan zamanla yıpranıyor,gece gündüz demeden muhtelif zamanlarda açılıyordu :)Ben şansımı Emrah'ı tanımaktan yana kullandım.Bizde öpüyoruz seni.
Sil90 lar güzeldi cnm. bizim de vardı böyle çekyatımız.
YanıtlaSilÇekyatlar o dönemin klasiklerindendi.Her evde olmazsa olmazdı.
Silo elbezilerden ben de nefret ederdim için gıcıklandı şimdi de :)) çekyattan vardı bizde de. hem dolap hem kitaplık hem yatak hem kanepe :))
YanıtlaSilIslak elbezileri düşündükçe benimde tüylerim diken diken oluyor.Şanslılardansın o çekyat bel-sırt ağrısı hariç her derde devaydı:)
SilOkurken çocukluğumu hatırladım. O zamanlar çok güzeldi. Ellerinize sağlık
YanıtlaSilSevgili Başak,ne mutlu ki senin de güzel çocukluk anıların var.Bu anılar bir terapi yöntemi bence.Arada hatırlamak lazım :)
SilAynı kanepede bende çok uyudum elbezleri gerçekten kabustu vee nohut bu sabah aynı şekilde canım istedi akşam bende bu nohuttan yapmayı düşünüyordun görünce inanamadım çok güzel bi tesadüf oldu
YanıtlaSilBu güzel nostalji için teşekkürler
Çok güzel bir tesadüf olmuş gerçekten.Biraz nohut ve Emrah'ı tanımak herkese iyi gelir bence :)
SilAh humeyra, cocukluguma gittim supersin.. o zamanlar daha mi guzeldi ne?? Cok ozluyorum. O kanepelerden bizde de vardi. Komur sobasi uzerinde bir de ekmek kizartirdik ev mis gibi ekmek kokardi ve cok leZetli olurdu. Arkadaslarla dans grubu kurup yonca evcimik'in "kendine gel" diye bir sarkisi vardi onda dans ederdik; allahim ya daha ne komiklikler:))) bir de sokak cocugu olmak vardi korkusuzca sokaklarda oynamak. Simdikiler site bahcesi bulabilirlerse sanslilar.. hay sen cok yasa emi..opuyorum seni...
YanıtlaSilİşte bir mutlu çocuk daha :)Kış,kömür sobasıyla pek bir güzel geçerdi sanki.Ortaokula giderken bizde dans grubu kurmuştuk ''aboneyim abone''şarkısında rap yapmıştık ama utanç içinde hatırlıyorum o figürleri :)Herkesin hayalindeki bahçeli evin nedeni çocukluk anıları sanırım.Öpüyorum seni ve o tatlı Demir'i.
SilBenim için tam bir nostalji oldu.O kanepeden bizde de vardı.Bu arada biz sobanın üzerinde bri de mandalina kabukları yakardık :)
YanıtlaSilMandalina kabuğuyla ilgili kafamda bir imge oluşmadı,bak biz onu atlamışız :)
Silaaahh ahhh,eski günlerimi çok özledim,zaman zaman ben de postluyorum eskileri... hani derler ya "ne varsa eskilerde var"
YanıtlaSilsevgiler
www.minikmini.blogspot.com
Sevgili minik henüz o kadar yaşlı değilsin .Eskiler iyidir fakat tv reklam senaryolarında iyi ki biraz ilerlemişiz :)
Sil